Ulaşım ve bir takım denge sorunları

FNIR5934.jpg

Henüz bir hikayem yok. Ama anılarımı biriktirip hikaye çıkarabilir miyim? Bilmiyorum.

Bir takım inançlara sahip olduğum konusunda kimseyi kandırmaya çalışmayacağım. Hiçbir şeye körü körüne inanamazsın. Bu şüphecilik değil. Bu değişimin dengesiz yumruğu sonucu ortaya çıkmış bir iç kanama.

Düzensiz yosmaların düzenli ön sevişmelerinden sonraki gibi bir yol yorgunluğu olmalı içimizdeki değişim arzusu.

Ya da saçma bir kafiye arayışından sıyrılmalıyız belki.

Belli ki sorunsuz insanlar olmaya çalışıyoruz.

Sorun olmayan tek şey sessizce yok olabilen tek şeydir.

Kulaktan dolma Tarkovsky Anısı

Tarkovsky’nin de gösterimine katıldığı “Ayna – Zerkalo” filminin Moskova’daki galasında, film sonrası Tarkovsky’ye filmle ilgili birçok soru sorulur. Eleştirmenlerin filmi tartışması o kadar uzar ki bir ara temizlik görevlisi kadın salona girer ve salondakilere, salonu temizleyeceğini, işlerinin ne zaman biteceğini sorar. İçerdeki eleştirmenlerden bazıları kadına “Burada çok karmaşık ve anlaşılması zor bir filmi tartışıyoruz, ne zaman biteceği belli olmaz.” gibilerinden bazı şeyler söylerler. Bunun üzerine temizlikçi kadın “Bunda bu kadar anlaşılmayacak ne var ki?” diye sorar. Bunun üzerine oradakiler şaşkın bir şekilde kadına filmden ne anladığını sorarlar. Kadın: “Sevdiklerinin ve onu sevenlerin hakkını asla ödeyemeyeceğini düşünen ve onları yeterince sevemediğini düşündüğü için vicdan azabı ve acı çeken bir adamı anlatıyor film” der. Bunun üzerine orada bulunan ve Rusya’nın yönetmen ve eleştirmen olarak önemli sinema adamları Tarkovsky’ye bakarlar. Tarkovsky “Bu sözlere ekleyecek başka hiçbir şeyim yok.” der ve konuşmayı bitirir.

Tarkovsky-Ayna

“Burada çok ilginç şeyler var. Kökler, çalılar… Hiç bitkilerin hissedebildiklerini hatta algılayabildiklerini düşündünüz mü? Ağaçlar… Bu fındık ağacı, şu kızılağaç. Hiçbirinin acelesi yok. Oysa bizler etrafta koşturup yaygara koparıyoruz ve sıradanlığımızı haykırıyoruz. Çünkü iç doğamıza güvenmiyoruz. Sürekli şüphe içerisindeyiz ve telaşlıyız. Durup düşünmeye vaktimiz yok”

Andrey Tarkovsky