Bir Adam, Belki de Terk Edilmiş

IMG_6209.JPG

Her şeye gülüyor. Ne güleç adam.

İçinde hiçbir fırtına kopmuyor.

Hikaye.

Hayat onun için anlaşılan küçük bir meşgale.

Kelime kökenlerinde yaşamak en büyük eğlence. Yanlış konuşurum diye hiç konuşmaması da kimine göre doğru kimine göre saplantılı bir düşünce.

Sadece gülüyor. Acaba aptallıklara mı yoksa komik bulduğu şeylere mi?

Bir kelime et be adam. Seninle mi uğraşacağız.

Çaycı Erol zıpkın. Tutulmuş buna. Yapışıyor yakasına. Konuş, yoksa elimde kalacaksın. Zar zor ağzını açıyor, tam konuşacak, yine gülüyor. Erol adamın gülmesine gülüyor. Bırakıyor adamı. Bir çay getiriyor. Bir de sigara ikramı. Gençliğinde en sevdiği filmden bir kare hatırlamış, Kemal Sunal’ın oynadığı bir filmden. Seviyor adamı hemencecik.

Dikkati üzerine topluyor adam. Yıllardır mahallede. Sesini duyan yok. Haşere çocuklar kendi aralarında konuşurlarken duyuyoruz, geceleri konuşurmuş, yalnız köpeklerle.

Ne dediği meçhul. Sessiz bir adam. Önceden zenginmiş falan.

Hikaye.

O aslında yolda olmalıymış. Nereye gittiği belli olmamalıymış. O aslında yol olmalıymış, nereden geçtiği belli olmamalıymış.

O aslında o hariç her şeyden biraz olmalıymış.

Yazık, o, o hariç her şey olmaya çalışırken, sadece o olabilmiş, ve o şekilde kalmış.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir